Plazmaferez

Plazmaferez hastanın kanındaki plazmanın özel bir işlemle çıkarılıp yerine başka bir sıvının verilmesini içeren bir tedavi yöntemidir. Bu yöntem otoimmün hastalıklar başta olmak üzere çeşitli rahatsızlıkların tedavisinde kullanılır. Özellikle zararlı antikorların veya patojenlerin temizlenmesiyle iltihabı ve organ hasarını hafifletir.

Ayrıca Guillain-Barré sendromu miyastenia gravis gibi hastalıklarda önemli bir tedavi seçeneğidir. Bununla birlikte plazmaferez hastanelerde ve yoğun bakım ünitelerinde yapılması gereken karmaşık bir işlemdir. Sonuç olarak bu tedavi hastanın durumunun ciddiyetine göre belirlenir ve titizlikle uygulanır.

Plazmaferez

Doç. Dr.  Mahmut Bakır Koyuncu

Mersin doğumlu, YKAL mezunu. 2011 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun olmuştur. İç Hastalıkları anadal ve Hematoloji yandal eğitimlerini Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesinde tamamlamıştır. 2008 yılında MD Anderson Cancer Center’da moleküler biyoloji ve genetik alanında çalışmış, 2020 yılında New York Presbyterian Hospital’da kemik iliği nakli ve hücresel tedaviler ünitesinde çalışma imkanı bulmuştur. Türkiye’ye döndükten sonra sırasıyla Mersin Şehir Hastanesi ve Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışmıştır. 2022’de Hematoloji alanında Doçent Doktor unvanı almıştır. Temmuz 2023’ten beri Mersin Medical Park Hastanesinde çalışmaktadır.

Plazmaferez Nedir?

Plazmaferez zararlı maddelerin kandan ayrılması ve yerine uygun sıvıların verilmesi ile uygulanan bir tedavi yöntemidir. İşlem sırasında hasta kanı alınır ve plazma hücresel bileşenlerden ayrıştırılır. Bu aşamada santrifüjleme veya filtrasyon gibi teknikler kullanılır. Ardından plazma yerine albümin veya donör plazması gibi replasman sıvıları eklenir. Plazmaferez vücutta biriken otoantikorlar ve toksinlerin temizlenmesini sağlar. Bu işlem otoimmün hastalıklar bazı kan hastalıkları ve karaciğer yetmezliği gibi ciddi durumların tedavisinde büyük rol oynar.

Plazmaferezin Amacı ve Etkileri Nelerdir?

Plazmaferez birçok tıbbi durumun yönetiminde etkili bir tedavi yöntemidir. İlk olarak otoimmün hastalıklar ve kan bozuklukları gibi rahatsızlıkların tedavisinde faydalıdır. Zararlı antikorlar ve bağışıklık komplekslerini ortadan kaldırarak iltihaplanmayı azaltır. Ayrıca nörolojik bozuklukların tedavisinde de kullanılır çünkü sinir hasarına yol açan maddeleri dolaşımdan temizler.

Plazmaferez’in etkileri şunlardır:

  • Plazma bileşenlerinde azalma: Normal ve patolojik plazma bileşenlerinin uzaklaştırılması otoimmün hastalıkların kontrolüne yardımcı olabilir.
  • Pıhtılaşma üzerindeki etkisi: Pıhtılaşma faktörlerinin azalması kanama riskine yol açabilir ancak çoğu faktör kısa sürede normale döner.
  • Bağışıklık modülasyonu: Otoantikorların temizlenmesi bağışıklık tepkisinin düzenlenmesine ve hastalık belirtilerinin hafiflemesine katkıda bulunur.
  • İlaçlar üzerindeki etkiler: Plazmaferez bazı ilaçları dolaşımdan temizleyebilir bu da ilaç dozlarında düzenlemeler yapılmasını gerektirebilir.
  • Geçici bağışıklık baskılanması: Bağışıklık proteinlerinin uzaklaştırılması hastayı enfeksiyonlara daha açık hale getirebilir.

7/24 WhatsApp İçin Tıklayın!

7/24 WhatsApp İçin Tıklayın!

    *En iyi şekilde geri dönüş yapabilmemiz için tüm alanları doldurmanızı öneririz.

    Plazmaferez Hangi Durumlarda Kullanılır?

    Plazmaferez birçok farklı tıbbi durumda hastalara uygulanır. Çeşitli hastalıkların tedavisinde önemli bir yer tutan bu yöntem özellikle otoimmün hematolojik böbrek ve nörolojik hastalıklarda sıkça tercih edilir. Ayrıca hiperviskozite sendromları ve yoğun bakım gerektiren durumlarda da kullanımı yaygındır.

    • Otoimmün Hastalıklar: Plazmaferez otoimmün hastalıklarda zararlı antikorların vücuttan uzaklaştırılmasına yardımcı olur. Özellikle miyastenia gravis ve Guillain-Barré sendromu gibi durumlarda tedavi amacıyla uygulanır. Bu hastalıklarda kas gücünü iyileştirerek klinik iyileşmeyi hızlandırır.
    • Hematolojik Hastalıklar: Trombotik trombositopenik purpura gibi hematolojik bozukluklarda plazmaferez antikorları uzaklaştırarak trombosit seviyelerini normalleştirmeye katkı sağlar. Aynı zamanda Waldenström makroglobulinemisi gibi hastalıklarda da kullanılarak kanın akışkanlığını iyileştirir.
    • Böbrek Hastalıkları: Plazmaferez böbrek hastalıklarında patojenik maddeleri temizleyerek böbrek fonksiyonlarını korumaya yardımcı olur. Goodpasture sendromu ve glomerülonefrit gibi hastalıklarda böbreklerdeki iltihabı azaltmayı hedefler.
    • Nörolojik Hastalıklar: Multipl skleroz gibi nörolojik hastalıklarda özellikle şiddetli ataklarda steroid tedavisi etkisiz kaldığında plazmaferez devreye girer. Aynı zamanda CIDP hastalığının ilerlemesini yavaşlatmak için de kullanılır.
    • Hiperviskozite Sendromları: Plazmaferez kriyoglobulinemi ve multipl miyelom gibi durumlarda kanın yoğunluğunu azaltarak dolaşımı iyileştirir.

    Plazmaferez Nasıl Uygulanır?

    Plazmaferez işlemi birkaç adımdan oluşur ve dikkatli bir şekilde uygulanır. İlk olarak vasküler erişim sağlanır. Bu hastanın damarlarına iğne yerleştirilerek veya merkezi venöz kateter kullanılarak yapılır. Daha karmaşık vakalarda çift lümenli kateter tercih edilir. Ardından kan aferez makinesi ile işlenir ve bileşenlerine ayrılır. Ayrılan plazma zararlı maddeler içerdiği için atılır. Geri kalan kan hücreleri replasman sıvısı ile birlikte hastaya geri verilir. Kullanılan replasman sıvıları şunlardır:

    • Albümin çözeltileri
    • Salin
    • Donör plazması

    İşlem genellikle 1 ila 3 saat sürer ve hastanın hayati belirtileri dikkatle izlenir. İşlem sırasında yan etkiler görülebilir. Karıncalanma hissi üşüme veya baş dönmesi bu etkiler arasındadır. Tedavi sonrası yorgunluk sıkça görülür ve hastalara dinlenmeleri önerilir.

    Plazmaferezin Yan Etkileri ve Riskleri Nelerdir?

    Plazmaferez işlemi çeşitli yan etkilere ve risklere yol açabilir. En yaygın yan etkiler arasında hipotansiyon bulantı kusma ve kas krampları yer alır. Ayrıca karıncalanma uyuşma hissi ve yorgunluk gibi belirtiler de ortaya çıkabilir. Özellikle işlem sırasında kullanılan antikoagülanlar kalsiyum eksikliğine neden olabilir ve bu durum karıncalanma ile uyuşmaya yol açabilir. Yorgunluk ve halsizlik ise kan hacmindeki değişiklikler sonucu sıkça görülebilen etkilerden biridir.

    Daha ciddi riskler de göz önünde bulundurulmalıdır. Enfeksiyon riski iğne batırma veya kateter kullanımı gerektiren işlemlerde her zaman mevcuttur. Ayrıca kanama veya pıhtılaşma sorunları yaşanabilir çünkü plazmaferez sırasında pıhtılaşma faktörleri etkilenebilir. Alerjik reaksiyonlar ise özellikle donör plazma veya albümin kullanıldığında hafif ya da şiddetli şekilde gelişebilir. Göğüs ağrısı ve kalp ile ilgili riskler özellikle şiddetli hipotansiyon vakalarında görülebilir. Nörolojik belirtiler nadiren ortaya çıkar ancak bazen kas güçsüzlüğü ya da felç gibi ciddi durumlar meydana gelebilir.

    Nadir görülen komplikasyonlar ise sitrat toksisitesi ve pulmoner ödemdir. Sitrat toksisitesi kandaki kalsiyumu bağlayarak kas spazmları nöbetler veya kalp ritim bozukluklarına neden olabilir. Pulmoner ödem ise sıvı dengesizliği nedeniyle akciğerlerde sıvı birikmesine ve nefes darlığına yol açabilir.

    Detaylı bilgi ve randevu için iletişime geçin!

    Plazmaferez Kimler İçin Uygundur?

    Plazmaferez belirli hasta grupları için uygun bir tedavi seçeneğidir. Öncelikle otoimmün hastalıklardan muzdarip olan hastalar bu tedaviden büyük fayda görebilir. Patojenik otoantikorların neden olduğu durumlarda etkili bir yöntem olarak kabul edilir.

    • Guillain-Barré Sendromu: Periferik sinirleri hedef alan antikorların akut dönemde temizlenmesi için kullanılır.
    • Myastenia Gravis: Özellikle solunum kaslarının etkilendiği krizlerde antikorların seviyesini azaltır.
    • Sistemik Lupus Eritematozus (SLE) ve ANCA ile ilişkili vaskülit: Böbrek hasarına neden olan otoantikorların temizlenmesi amacıyla uygulanır.

    Ayrıca belirli böbrek hastalıklarında da plazmaferez tercih edilen bir tedavi yöntemidir. Bu rahatsızlıklar genellikle bağışıklık sisteminin anormal tepkilerini içerir.

    • Trombotik trombositopenik purpura (TTP) ve hemolitik üremik sendrom (HUS): Anormal pıhtılaşma ve hemoliz durumlarında otoantikorları ya da toksinleri uzaklaştırır.
    • Antikor aracılı böbrek nakli reddi: Nakil sonrası veya öncesinde donör spesifik antikorları temizleyerek böbreğin reddini engelleyebilir.
    • Nörolojik bozukluklar da plazmaferez tedavisinden yararlanır. Özellikle bağışıklık sisteminin sinirlere zarar verdiği durumlar bu tedaviyle kontrol altına alınabilir.
    • Kronik inflamatuar demiyelinizan polinöropati (CIDP): Demiyelinizasyona yol açan zararlı otoantikorları uzaklaştırarak hastaya fayda sağlar.

    Son olarak yoğun bakım hastaları için plazmaferez bazı kritik durumların yönetiminde önemli bir role sahiptir.

    Hiperviskozite sendromları ve hipertrigliseridemi kaynaklı akut pankreatit: Kan viskozitesini ve trigliserit seviyelerini düşürmek amacıyla uygulanır.

    Plazmaferezin Başarı Oranları Nelerdir?

    Plazmaferez birçok hastalıkta oldukça etkili bir tedavi yöntemi olarak kabul edilir. Trombositopenik purpura (TTP) hastalarında tedaviye erken başlanması halinde %80-90 oranında remisyon sağlama başarısına sahiptir. Guillain-Barré Sendromu’nda ise hastaların %50-70’inde iyileşme süresini kısaltır ve mekanik ventilasyon ihtiyacını azaltır. Ayrıca myastenik kriz vakalarında %75-85 oranında hızlı klinik iyileşme elde edilir.

    • Fokal Segmental Glomerüloskleroz (FSGS) hastalarında %71 remisyon sağlanır.
    • Multipl Skleroz (MS) hastalarında %40-50 genel yanıt oranı görülür.
    • Waldenström Makroglobulinemisi’nde ise plazma viskozitesinin azalması ile semptomlar hızla düzelir.

    Plazmaferezden Sonra Beklenen İyileşme Süreci Nasıldır?

    Plazmaferezden sonra hastalar işlem süresince yaşanan sıvı kaybı ve elektrolit dengesizlikleri nedeniyle bazı yan etkilerle karşılaşabilir. İlk olarak yorgunluk yaygın bir durumdur ve birkaç saatten bir güne kadar sürebilir. Bu yorgunluk plazmanın değiştirilmesiyle kan basıncının geçici olarak düşmesi sonucu ortaya çıkar. Ancak çoğu kişi 24 saat içinde enerji seviyelerinin toparlandığını fark eder.

    Bunun yanı sıra elektrolit ve mineral dengesizlikleri de sık görülen bir etkidir. Özellikle kalsiyum ve magnezyum seviyelerinde geçici düşüşler yaşanabilir. Bu durum kas kramplarına veya ekstremitelerde karıncalanma gibi belirtilere yol açabilir. Bu dengesizlikler genellikle hafif olup kendiliğinden düzelir fakat bazı durumlarda ek kalsiyum takviyesi gerekebilir.

    İşlem sonrası vücudun toparlanma süreci birkaç aşamadan oluşur. Plazmadaki pıhtılaşma faktörlerinin ve proteinlerin normale dönmesi için zaman gerekir. Bu süreç genellikle birkaç saat ile bir gün arasında değişir. İzleme sürecinde:

    • Kan basıncı
    • Kalp atış hızı
    • Kan kimyası

    yakından takip edilir. Ciddi yan etkiler çok nadir görülür ancak hastaların bir kısmı gözlem altında tutulabilir.

    Sıkça Sorulan Sorular

    Plazmaferez hangi hastalıkların tedavisinde kullanılır?

    Plazmaferez, yani terapötik plazma değişimi (TPE), kandaki zararlı maddeleri uzaklaştırmak için çeşitli hastalıklarda kullanılan bir tedavidir. Amerikan Aferesis Derneği’nin (ASFA) 2023 kılavuzlarına göre, TPE birinci basamak tedavi (Kategori I) olarak Guillain-Barré sendromu, myasthenia gravis, kronik inflamatuar demiyelinizan polinöropati, trombotik trombositopenik purpura ve monoklonal gammopatilerde hiper viskozite durumları için uygulanır. Ayrıca Lambert-Eaton myastenik sendromu ve multipl skleroz gibi hastalıklarda ikinci basamak tedavi (Kategori II) olarak önerilmektedir. Bunun yanında, Goodpasture sendromu, hemolitik üremik sendrom, Wilson hastalığı ve çeşitli böbrek, hematolojik, metabolik, dermatolojik, romatolojik ve nörolojik hastalıkların tedavisinde de kullanılmaktadır. Bu işlem, özellikle patojenik maddelerin hızlı bir şekilde uzaklaştırılmasının organ hasarını veya ölümü önlemede kritik olduğu durumlarda etkilidir.

    İşlem nasıl gerçekleştirilir ve ne kadar sürer?

    Plazmaferez işlemi, kanın bir iğne veya kateter aracılığıyla alınması, plazmanın kan hücrelerinden bir makine yardımıyla ayrıştırılması ve ardından kan hücrelerinin yerine salin, albümin veya bağışçı plazması gibi bir sıvı ile vücuda geri verilmesiyle gerçekleştirilir. İşlem genellikle hastanın vücut boyutuna ve değiştirilecek plazma hacmine bağlı olarak bir ila üç saat sürer. Tedavi süresi hastalığa ve bireysel yanıta bağlı olarak değişir; bazı hastalar birkaç hafta boyunca haftada birden fazla seans gerektirebilir. İşlem genelde güvenli olmakla birlikte düşük tansiyon, kanama ve alerjik reaksiyonlar gibi yan etkiler görülebilir. Hastalara işlem sonrası dinlenmeleri ve bol sıvı tüketmeleri önerilir.

    Plazmaferez sırasında ve sonrasında olası yan etkiler nelerdir?

    Plazmaferez genellikle güvenli bir işlem olarak kabul edilse de hastaların yaklaşık %5-12’sinde yan etkiler görülebilir. En sık rastlanan yan etkiler arasında düşük tansiyon nedeniyle baş dönmesi, bayılma veya bulanık görme ve hipokalsemi belirtileri olan karıncalanma hissi yer alır. Hipokalsemi belirtileri %9,7 oranında gözlenmiştir ve bu oran, koruyucu olarak kalsiyum verilmesi durumunda azalmaktadır. Diğer olası yan etkiler arasında replasman sıvılarına karşı alerjik reaksiyonlar, bağışıklığın azalmasına bağlı enfeksiyon riski artışı ve nadiren kanama ya da pıhtılaşma sorunları bulunur. Bu riskleri azaltmak için sağlık uzmanları işlem sırasında ve sonrasında hastaları yakından izler.

    Tedavi sıklığı ve süresi nasıl belirlenir?

    Plazmaferez tedavisinin sıklığı ve süresi, hastanın özel durumuna ve tedaviye yanıtına göre belirlenir. Genellikle, her seansta hastanın toplam plazma hacminin 1 ila 1,5 katı değiştirilir. Tedavi sıklığı hastalığa ve şiddetine göre değişebilir; Örneğin trombotik trombositopenik purpura gibi durumlarda günlük tedaviler yaygındır, diğer durumlarda ise daha seyrek seanslar gerekebilir. Toplam seans sayısı, klinik sonuçlar ve laboratuvar parametreleri izlenerek belirlenir ve tedavi istenen iyileşme sağlanana kadar devam eder.

    Plazmaferez ile bağışıklık sistemi nasıl etkilenir?

    Plazmaferez, bağışıklık sistemini, dolaşımdaki otoantikorları, immün kompleksleri ve pro-enflamatuar sitokinleri kandan uzaklaştırarak düzenler ve bağışıklık kaynaklı doku hasarını azaltır. Bu yöntem, özellikle Guillain-Barré sendromu ve myastenia gravis gibi otoimmün hastalıklarda belirgin klinik iyileşmelere yol açabilir. Ancak plazmaferez aynı zamanda faydalı plazma bileşenlerini, örneğin immünoglobulinleri ve pıhtılaşma faktörlerini de azalttığından enfeksiyonlara ve kanama komplikasyonlarına karşı geçici bir hassasiyet oluşturabilir.

    Hematoloji Uzmanı
    Doç. Dr.
    Mahmut Bakır Koyuncu

    Plazmaferez
    İletişim Bilgileri

    Telefon
    +90 553 533 88 53

    E-posta
    mahmutbakirkoyuncu@gmail.com

    Adres
    Atatürk, Gazi Mustafa Kemal Blv. No: 676, 33200 Mezitli/Mersin

    Blog Yazıları

    Lösemi Bulaşıcı Mıdır? Lösemi Hastaları Neden Maske Takarlar?

    Ana Sayfa - Lösemi - Lösemi Bulaşıcı Mıdır? Lösemi Hastaları Neden Maske Takarlar?Lösemi, halk arasında [...]

    Hematolojik Kanserlerde Enfeksiyondan Korunma Yolları

    Ana Sayfa - Blog - Hematolojik Kanserlerde Enfeksiyondan Korunma YollarıHematolojik kanserler (lösemi, lenfoma, multiple miyelom [...]

    Lösemi, Lenfoma ve Miyelom Hastalarında Beslenme

    Ana Sayfa - Lösemi - Lösemi, Lenfoma ve Miyelom Hastalarında BeslenmeLösemi, lenfoma ve miyelom gibi [...]

    Hematoloji Hastalıkları Nelerdir?

    Ana Sayfa - Blog - Hematoloji Hastalıkları Nelerdir?Hematoloji hastalıkları, basitçe ifade etmek gerekirse kanla ilgili [...]

    Kemoterapinin Yan Etkileri ve Başa Çıkma Yöntemleri

    Ana Sayfa - Kemoterapi - Kemoterapinin Yan Etkileri ve Başa Çıkma YöntemleriBirçok insan için kanser [...]

    Kemoterapi ve Radyasyon Terapisi Arasındaki Fark Nedir?

    Ana Sayfa - Kemoterapi - Kemoterapi ve Radyasyon Terapisi Arasındaki Fark Nedir?Birçoğumuz “kanser tedavisi” denilince [...]

    Kemoterapinin Kaç Kür Verileceği Neye Göre Belirleniyor?

    Ana Sayfa - Kemoterapi - Kemoterapinin Kaç Kür Verileceği Neye Göre Belirleniyor?Günümüzde kanser tedavisinde kullanılan [...]

    Kemoterapi Alırken Hastadan Çocuklara Zarar Gelir mi?

    Ana Sayfa - Kemoterapi - Kemoterapi Alırken Hastadan Çocuklara Zarar Gelir mi?Bir kanser tanısı almanın [...]